Zoomakalove - Sosyal Medya
  Teknoloji
 
http://www.teknolojide.com/displayer.aspx?picid=5691&size=290
Partiler, seçim hazırlığında teknolojiyi ve interneti ne kadar kullanılıyor

Teknoloji seçim sonrasında sadece sonuçların iletişim kanalları üzerinden hızlı aktarılmasını ve dolayısıyla seçim sonuçlarını daha erken öğrenmemiz sırasında kullanılsa da işin bir de siyasi partiler tarafında seçim hazırlıkları tarafı bulunuyor. Peki hangi parti seçim hazırlıklarında teknolojiyi ne kadar kullanıyor?

Her seçim döneminde eskiye oranla teknolojiyi daha fazla barındıran yöntemlerle karşılaşıyoruz. Dünyadaki durumu incelediğimizde başta Barack Obama’nın seçim kampanyasını internet ve özellikle sosyal ağlar üzerine konumlandırması pek çok uzmana göre onu bugün ABD Başkanı şapkasını takmasını sağladı. Ülkemizde ise zayıf etkileşimli web siteleri haricinde internetin ve sosyal medyanın yeterince kullanıldığını söylemek pek mümkün değil. Aslında siyasi partilerin teknolojiyi kullanma dönemi ülkemizde internetin ilk yaygınlaşmaya başladığı döneme kadar gidiyor. 90’lı yılların sonunda; bırakın milyonlarla ifade edilen genişbant internet kullanıcısını, genişbantın ülkemizde yeni yeni yaygınlaştığı dönemlerde Liberal Demokrat Parti, parti içi tanıtım toplantılarını internet üzerinden yayınlamaya başlamıştı. Bazı partilerin web sitesinin dahi bulunmadığı bu dönemde teknoloji kullanımı açısından oldukça ilgi çekici bir çalışmaydı. Sonra zamanla partilerdeki kadroların gençleşmesine paralel teknolojiye yönelik tanıtım çalışmaları öne çıktı. Son yerel seçimlerde bazı adayların twitter, Facebook gibi sosyal ağlardan faydalanma çabası o dönem bugünün seçmenleri gençler tarafından ilgiyle karşılanmıştı. Hatta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek gibi bazı adaylar, kişisel web sitelerinin bir köşesine özel hoşgeldiniz videosu bile eklemişti...

Geçmişten bu örnekleri bir kenara bırakıp bugünün seçimlerinde hangi teknoloji partilerce nasıl kullanılıyor, gelin ona bakalım...

Web siteleri ne kadar hazır?

Bir önceki seçimde Web 2.0’ın fırsatlarından yararlanan parti sayısı yok denecek kadar azdı. Kimi partiler cılız denilebilecek örneklerle bu akımdan faydalanmaya çalışırken; teknolojiye daha yakın olan genç kesim, üye oldukları partinin yaşlı yöneticilerine bu avantajını anlatmaya gayret ediyordu. Yerel seçimler baz alındığında ise teknolojinin etkisini göstermeye başladığını söylemek mümkün. Peki 12 Haziran seçimleri için sokaklarda üzerleri hoparlörle donatılmış muhtelif ebatlarda araçlarla dolaşan partilerin web siteleri seçime ne kadar hazır?

Değerlendirmeye Ak Parti’yle başladığımızda son yerel seçimlere oranla daha hazırlıklı olunduğunu dile getirmek mümkün. Bir önceki seçimlerde tek bir site formatı üzerinden Ak Parti adayları tanıtılırken 12 Haziran’daki genel seçimler öncesinde AK İcraatlar, AK Kanal, İl İl AK İcraatlar, AK Adaylar ve AK Hedefler olmak üzere bir site bolluğu yaşanıyor. Ak Parti, billboard reklamlarında bu sitelerden üç tanesini duyurarak ilgi toplamayı hedefliyor. Bu yapı aralarında kolayca geçiş yapılabilmesiyle doğru bir yöntemmiş gibi görünse de ziyaretçileri tek bir alanda toplayamadığı için kullanışlı olmaktan çıkıyor.

Ak Parti’nin resmi internet sitesinden tüm içeriklere ulaşılabiliyor gibi görünse de aslında Ak İcraatlar sitesinden ulaşılabilen içeriğe link verilmediği için şeklen iyi görünmekle birlikte yeterince özen gösterilmediği ortaya çıkıyor.

Ana muhalefet partisi CHP’nin web sitesi görsel olarak nispeten doyurucu kabul edilebilir. Hatta dilerseniz siteyi üst kısımdaki linklerin yardımıyla İngilizce, Rusça ve Arapça da görüntüleyebiliyorsunuz. Yine sitenin üst tarafında, tercih edilmiş renk seçiminin de etkisiyle ilk başta göze çarpmayan Seçim 2011 linkiyle açılan sayfa sizi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ziyaret ettiği illerden oluşan bir haritayla karşılıyor. Bu bölümün altında CHP Milletvekili Aday Listesi, Aday Albümü, Seçim Bildirgesi ve Seçim İletişim Kılavuzu kutuları karşılıyor. CHP’nin televizyonlarda karşımıza çıkan reklam videolarının da bulunduğu bölüm, videoları indirme olanağı sunarken paylaşım seçeneğinin olmamasıyla şaşırtıyor.

CHP’nin seçim için açmış olduğu dört ayrı site de bulunuyor. Ana siteye herkesicinchp.com adresinden ulaşılabilirken diğer siteler sırasıyla Şeffaf Sayfa, Facebook’taki Bir Islık da Sen Çal ve Siz Kapatın Biz Açıyoruz isimli blogspot üzerindeki blog olarak sıralanıyor.

Meclisteki bir diğer parti olan MHP ise seçimlere “Ses Ver Türkiye” sloganıyla hazırlanıyor. MHP’nin resmi internet sitesi yazıda bahsettiğimiz diğer iki partiye oranla çok daha sade bir tasarımla ziyaretçilerini karşılıyor. MHP, diğer partilerin aksine seçim çalışmalarını sesverturkiye.com.tr adresinden ulaşılabilen tek bir site üzerinden yürütüyor. Etkileşim yönünden rakiplerinden geri kalmayan MHP’nin seçim sitesinde Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin seçim gezileri programının olmayışı ise eksiklik olarak göze çarpıyor.

Partilerin Twitter kullanımı

Siyasi partilerin sosyal medya ve özellikle twitter kullanımı, Barack Obama’nın ABD Başkanı olmasının da etkisiyle daha yoğun hissediliyor. Tüm partiler, parti başkanları, resmi internet siteleri ve seçim özel siteleri için sosyal medyayı kullanmaya gayret ediyor. Özellikle genç seçmenlerin oylarını etkilemeye yönelik bu çalışmalarda partilerin kendilerinden ziyade üye ve destekçilerinin daha fazla çaba gösterdiğini söylemek mümkün.

İktidardaki Ak Parti sosyal medyada yaptığı ciddi bir hatayla eleştirileri üzerinde topluyor. Tüm seçim sitelerinin üst kısmında aynı tasarımı tercih eden parti, bu alanda “Bizi sosyal paylaşım sitelerinde takip edin” cümlesiyle sanki Facebook sayfasına, twitter hesabına yönlendiriyormuş gibi görünse de bu linkler, ziyaretçilerini o siteleri kendi hesapları üzerinden paylaşmanın ötesine taşımıyor. Dahası, Ak Parti’nin resmi sosyal medya hesaplarına ne seçim siteleri üzerinden ne de Ak Parti resmi internet sitesinden ulaşabilmek mümkün değil. Twitter özelinde baktığımızda Ak Parti yönetiminin de sosyal medya kullanımı konusunda eksiklikleri göze çarpıyor. Örneğin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın resmi twitter hesabı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bakanlar ve partinin il örgütlerinin hesapları dahil olmak üzere hiç kimseyi takip etmiyor. Benzer bir tablo diğer yöneticilerde de karşımıza çıkıyor. Maliye Bakanı Memet Şimşek’in düzenli twitter sohbetlerini bir kenara bırakırsak diğer yetkililer bu kanalı ne seçim çalışmalarında ne de bulundukları makamı temsil eden mesajları yayınlamakta kullanmıyor. Ak Parti Genel Merkezi’nin tek resmi twitter hesabı partinin Halkla İlişkiler Başkanlığı tarafından kontrol ediliyor, ancak bu hesap da Nisan ayının 5’indeki bir seri güncellemeden sonra hiçbir mesaj yayınlamamış olmasıyla dikkat çekiyor. Tüm bu eksilere karşına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi twitter hesabı 140 binin üzerindeki takipçisi, son dönemde hızlanan mesaj girişleri ve retweet’leriyle takdiri hak ediyor. Ancak bu başarılı kullanım ve yüksek takipçi sayısı bile Ak Parti’nin resmi twitter hesabı olmaması ve parti yöneticilerinin hesapları incelediğinde resmi bir sosyal medya politikası olmadığının görülmesi eleştirilmesine neden oluyor.

CHP’ye baktığımızda ise tıpkı Ak Parti’deki Recep Tayyip Erdoğan’ın etkisinin bir benzeri Kemal Kılıçdaroğlu’nda görülüyor. 180 bini aşkın takipçisiyle rakibini geride bırakmayı başaran Kılıçdaroğlu, seçim döneminin yoğun yaşandığı şu günlerde bile günde 1-2 mesajla güncelleme konusunda geride kalıyor. Buna karşın CHP’nin seçim sitesi olan “herkes için CHP”nin twitter hesabı ise sadece 3 bine yakın takipçisi olmasına karşın güncellenme sıklığı ile göz dolduruyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun hesabı üzerinden paylaşılması beklenilen mesajlar burada yer alırken CHP Genel Merkezi’nin Halkla İlişkiler Başkanlığı hesabına ilaveten chphalk adresinden ulaşılabilen resmi hesabıyla gençlik kolları ve kadın kollarının ayrı hesaplarının olmaması partiye propaganda sırasında avantaj sağlıyor.

CHP ayrıca, Şeffaf Sayfa sitesi üzerinde sosyal medyayı etkin kullanmasıyla rakipleri karşısında avantaj sağlamayı başarıyor. Bu siteye gelenler kendi twitter, friendfeed ya da facebook hesaplarıyla giriş yaparak mesajlarını tüm site ziyaretçileriyle paylaşabiliyor.

Meclisteki bir diğer parti olan MHP’ye bakıldığında ise öne çıkan iki twitter hesabı bulunuyor. İlk dahil olduğunda yazdığı mesajlarla sosyal medya kullanıcıları arasında dikkat çeken @dbdevletbahceli ve seçim kampanyasının hesabı olan @sesverturkiye. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin twitter hesabı düzenli güncellenmese de 80 bine yakın takipçiye sahip. Seçim için açılan twitter hesabı ise 4 binin üzerindeki takipçisine diğer partilerin hesaplarına oranla daha doyurucu bir içerik sunuyor.

Partilerin Facebook kullanımı

Partilerin sosyal medya karnelerini Facebook bazında incelediğimizde ise twitter’a oranla daha etkin bir kullanım göze çarpıyor. Partilerin twitter karnelerini değerlendirirken en sona bıraktığımız MHP ile başlayalım. MHP’nin Ses Ver Türkiye Facebook sayfası 50 bine yakın beğeniyle seçim istatistiklerinin sosyal medyada geçerli olmadığını kanıtlar bir yapıya sahip. Düzenli ve sık güncellenen sayfada Facebook kullanıcıları Bayrağımla Ses Verdim kampanyası üzerinden MHP bayrağıyla çektikleri fotoğrafları yükleme imkanına sahipler. Partinin resmi açıklamalarının da yer aldığı Ses Ver Türkiye Facebook sayfası, aynı zamanda MHP’nin internette en güçlü olduğu yer.

CHP, Facebook’ta birden fazla resmi sayfayla temsil ediliyor. Bır Islık da Sen Çal kampanyasının Facebook sayfası 30 bine yakın kişi tarafından beğenilip takibe alınırken bu sayfa üzerinden bulunulan il seçilerek özel bir uygulama sayesinde ıslık çalınabiliyor. CHP’nin ana seçim sitesi olan Herkes İçin CHP’nin Facebook sayfası ise bu yazının hazırlandığı an itibariyle 10 binden az beğeniyle yeterli ilgiyi göremiyor. Ancak tıpkı Twitter’da olduğu Kemal Kılıçdaroğlu’nun partinin resmi hesaplarının üstünde yer alması gibi Facebook’ta da Kemal Kılıçdaroğlu sayfasının resmi hayran sayfası 1 milyon 350 bine yakın beğeniyle liderliği elinde tutuyor.

Ak Parti ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Facebook çirkin bir şey” yorumunun da etkisiyle olsa gerek resmi olarak burada yer almaktan kaçınıyor. Ak Parti adına açılmış hesapların parti destekçilerine ait olduğu görülürken Recep Tayyip Erdoğan için açılmış resmi olduğu izlenimi bırakan sayfanın hayran sayısı ise 1 milyonun altında kalıyor. Ancak Ak Parti, bu eksiğini farklı bir yolla, Facebook’a reklam vererek kapatıyor. “Tamamen yerli otomobil Bursa’da üretilecek” gibi başlıklara sahip bu reklamlar, Facebook kullanıcılarını Ak Parti’nin internet sitesine yönlendiriyor.

Partilerin karneleri zayıf

Toparlamak gerekirse tüm partilerin artıları yanında eksikleri de bulunuyor. Ak Parti tüm adaylarının, icraatlarının olduğu siteleriyle puan toplarken sosyal medya konusunda barajı geçemiyor. CHP, sosyal medya hesaplarının aktifliğiyle puan toplarken mesajlarını yanlış ya da takipçisi daha az olan hesaplar üzerinden yayınladığı için eksi puan alıyor. MHP, seçim çalışmalarını tek bir site üzerinden yürüterek seçmenlerini site site gezdirmemekle avantaj sağlasa da sosyal medyanın özellikle twitter ayağında düzenli ve etkin güncelleme yapmamasıyla geride kalıyor.

Tüm partiler, seçim öncesi hızlandırdıkları tanıtım faaliyetlerini teknolojinin getirdiği avantajlarla desteklemeye gayret etse de yanıtlamaları gereken ortak tek bir soru bulunuyor: Partilerin genel başkanları değiştiğinde resmi hesaplardaki bu zayıflık nasıl telafi edilecek?


 
 
  Bugün 2 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol